Nis06
Yazmak
Gönderen Mammares
En zor meslek yazar olmaktır ve yahut meslek
yerine uğraşı kelimesini de kullanabiliriz. Bir şeyler karalamak, boş bir
kağıda içini dökmek insanı o denli rahatlatır ki kuş gibi hafiflediğini
hissedersin çünkü kimse dinlemez seni, şayet dinlese bile dinliyor gibi görünür
sadece. Senin hissettiklerini, senin duygu yüklü cümlelerini, hissiyatını ifade
edip; karşıdaki şahsın en az senin kadar bu his kervanına katılması çoğu zaman
mümkün olmaz. İnsanlar bu yüzden hissettiklerini kağıda döker, kendisiyle aynı
duygularını hisseden bir başkası var mı sorusunun cevabını bulabilmek için bu
külfetli uğraşa girişirler. Uzaktan bakan bir insan yazmak uğraşını çok basite
indirgeyip müstehzi tavırlarla küçük görebilir fakat yazmak başlı başına bir
mücadeledir.
Yazmak hayata karşı dik durmaktır,
yazdıkların ve yazacaklarınla bir olmaktır. Yapılan tüm yıkıcı ve yapıcı
eleştirilere göğüs germektir. Bir çok insanın konuşmaktan bile çekindiği
toplumumuzda düşüncelerini kağıda döküp başkaları ile paylaşmak başlı başına
bir cesaret öyküsüdür.
En az yazmak kadar iyi bir okur olmak da
önemlidir. Okur-yazar kelimesinin somut anlamından sıyrılıp kaabiliyet vasfıyla
nitelendirdiğimizde ekseri kısmın bu gruba girmediğini görürüz.
Okumak ve yazmak farkındalıktır. Hayatın
rutin akışı arasında bir mola verip bir şeyleri farketmek, bazen gülümsemek
bazen çok uzaklarda olan bir olay karşında üzülmek, oradaki insanların duygusuyla
hem-hal olabilmektir. Kısacası yaşamanın, hayatın farkına varabilmektir.
Sıradanlıktan sıyrılıp düşünme yetisine sahip olabilmektir, düşüncelerin
önyargılarla değil de akıl potasında eritilerek daha makul fikirler
üretebilmektir.
Sonuç olarak bahsetmek isteğim asıl olguya
gelecek olursak bazı şeyleri yapmak veya yapabilmek sizleri daima bir adım önde
ve diğer insanlardan farklı bir konumda olmanızda temel etken olacaktır.
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil